Amerikan Başkanı KORONAmadı

Hikmet Savatlı - 20 Ekim 2020

Dünyanın Seçimi

Hikmet Savatlı - 20 Ekim 2020

Donald “Y.M.C.A” Trump

Hikmet Savatlı - 20 Ekim 2020

Amerika’dan…

Amerika’nın gündeminde seçim hazırlıkları olağanca hızı ile devam ederken, koronavirüs’ün de beklenen ikinci dalgası gelmek üzere şişmeye başladı. Okulların fiziksel olarak açılması ile paralel insanların, mart ayından bu yana geçen süre içerisinde önlem almaktan sıkılması bu şişmeyi kıyıya tsunami olarak taşıyacak!

Başkanın çılgın dansı

Geçtiğimiz hafta Başkan Trump’ın hastaneden bir süper kahraman gibi çıkarak işinin başına döndüğünü yazmıştım. Başkan bu hafta karantina bile yapmadan tüm gücünü seçim çalışmalarına verdi. Konuyu “Korona morona, bakın ben korona oldum ve iyileştim!” olacaktı ya getirecek diyordum öyle de oldu!

Başkan Trump, New York’tan küserek yerleştiği Florida da düzenlediği mitingde korona virüs önlemlerinin alınmadığı, sosyal mesafe, maske vb… gibi unsurların göz ardı edildiği coşkulu bir kalabalığa seslendi, danslar etti. Florida valisi maskesiz bir şekilde kalabalıkla el sıkışarak podyuma geldi, eli ile yüzüne dokundu, başkaları ile el sıkıştı! Kısacası 7 yaşındaki oğluma “sakın yapma” dediğimiz her şeyi yaptı. Evde görüntüleri izlerken Ege’nin yorumu “Baba bu adam gerizekalı mı?” oldu…

Bir diğer mitingi ise Pennsylvania oldu. Bu toplanmada da hemen hemen aynı görüntüler yaşandı! Başkanın konuşma sonrası yaptığı çılgın dansı Amerikan gazetecileri tarafından “215 kişinin mezarı üzerinde dans ediyor!” şeklindeydi.

Bu noktada şunu söylemek gerek; Amerikan Başkanı, 14 kişilik süper doktor takımı, ülkenin bütün teknolojisinin seferber edildiği, kendisine özel hazırlanan ilaçlar ve serumlar ile süper enerjik bir şekilde çıktığı meydanlarda “Ben koronayı yendim” mesajı veriyor. Tristate area (New York, New Jersey, Connecticut) bölgesinde koronanın ilk günlerinde milyon dolar fatura kesilen korona hastalar, evlerinde güvenle kalmaya çalışan bizler bu ironiye sadece gülebiliyoruz. Hastanelerin ventilatör makinası, maske gibi ekipmanları bulmakta zorlandığı, sağlık çalışanlarının birkaç vardiya yaptığı bu dönemde umarım tabloyu siz de görebiliyorsunuzdur.

Bu arada, Başkan Trump’ın en küçük oğlu 14 yaşındaki Barron da koronaya yakalandı. Benim anlamadığımsa başkanın ve ailesinin neden karantina altında kalmadığı! Bir nevi başkan “Amerikan halkı ekmek bulamazken pasta yiyor” gibi geliyor.

Seçimler ve manipülasyonlar

Seçimleri konuşabilmek için öncelikle Amerikan siyasetine göz atmak lazım! Zira siyasi gündem hala yüksek mahkeme ataması ile ilgili polemiklerle çalkalanıyor. Bunun yanı sıra satır aralarında okuyabildiğim alt gündemlerin birleşerek derin bir dalga oluşturacağını tahmin ediyorum. Seçimlerde manipülasyon amaçlı kullanılan sosyal medya hileleri bu sıralar komplo teorisyenlerinin konuşmalarının ana başlığı.

2016 seçimlerinde Hillary Clinton’a karşı kullanılan ve etkili sonuçlar alınan bu sistemin yine sahneleneceği konuşuluyor. Sistem şu şekilde çalışıyor; öncelikle hepimizin kullandığı sosyal medya hesaplarında Hillary yanlısı gibi görünen gruplar oluşturuluyor. Bu gruplarda çıkacak haberler, yerelden genele gitmek üzere hesaplanıyor. İzmir üzerinden örneklemek gerekirse, Alsancak ve çevresinde farklı bir haber yayılırken, Çiğli ve çevresinde farklı bir haber veriliyor. Bu sırada Adana, İstanbul ve Ankara’da da Hillary yanlısı grupların görmek istediği, onlara hitap eden haberler çıkartarak grubun katılımcılarının artması sağlanıyor ve bir kitle oluşturuluyor.

Yine Ege Bölgesi üzerinden gidelim, Hillary, “çiftçinin pamuğu para edecek dışardan pamuk ihraç edilmeyecek” dedi gibi bir başlıkla uydurma bir haber yayınlanıyor, bu esnada Çukurova’da narenciye, İç Anadolu’da tahıl için aynı haberler, farklı sektör başlıklarıyla yapılıyor. Kitle oluştuktan sonra,  sosyal medya üzerinden “küçük” bir taş atarak bu taşın tsunamiye dönüşmesi sağlanıyor ve akabinde manipülasyonlar ile yangın körükleniyor. Bu bilgi kargaşası içerisinde Türkiye’de olduğu gibi Amerika’da da insanlar bilginin kaynağını sormadıkları için son gelinen noktada Hillary mantalite olarak karşısında olduğu ideolojiyi destekler gibi konuşturulup “bilinçsiz” toplumun onun karşısındaki adayı desteklemesi sağlanıyor.

Sosyal medya üzerinden yapılan manipülasyonlara başka bir örneği Brexit zamanında kullanılan, “Türkiye AB’ye girecek ve 80 milyon nüfusu ile tüm kaynakları sömürecek, kaç kurtul Britanya” propagandasıdır.

İşte bu derin dalgaları Jack Dorsay’de görmüş olacak ki, Başkan Trump lehine siyahi hesaplardan atılan “ben bir siyahım ve Başkan Trump’a oy verdim” gibi yüzbinlerce tweet’i sildiklerini duyurdu!

Bu manipülasyonlar ve siyasi satranç üzerinden oynan oyunları bu hafta yapılacak münazarada tartışırlar mı? Sanmıyorum! Bu arada Başkan Trump’ın koronaya yakalanmasından sonra yapılacak olan münazara sizlere bahsettiğim şekilde farklı stüdyolarda yapılacak video konferans şeklinde yapılacak! Bakalım başkan bir argümanla mı çıkacak yoksa yine oyun bozup rakibini sürklase etmeyi mi deneyecek.

Amerika’dan şimdilik bu kadar! Gündem bu hafta seçim münazarasıydı. Haftaya, dünyanın merkezinde her türlü güncel haberler ile karşınızda olabilmek dileği ile hoşça kalın…

Hikmet SAVATLI