Temmuz 2016

Kalkışma Notları

Hikmet Savatlı - 19 Temmuz 2016

    16.07.2016   Öyle veya böyle bir darbe yaşadık. Şehidimiz var diyerek tesbihinde sabır çeken amca, İstanbul boğaz köprüsünde “kubilay” gibi bir Mehmetçiğin başını gövdesinden ayırmak sureti ile şehit etti deniyor… (bu haberin yalan haber olduğu, ortaya çıktı. Böyle bir provakasyon yaratmak neyin kafasıdır bunu hiçbir zaman anlayamayacağım) Ölen kardeş öldüren kardeş… Camilerin sadece ibadethane olmadığını da dün gördük. Oysa “camiler kışla, minareler süngü”ydü …

Continue reading

Yazmak…

Hikmet Savatlı - 19 Temmuz 2016

  Düşüncelerini, aforizma denizlerindeki fırtınalardan kurtararak kelimelere dönüştürmek. Üstünde yaşadığımız topraklarda gündem yazmak, yazabilmek… Yazdığın yazıyı bitirdiğin anda değişen bir gündem olduğunu düşündüğünde yapılması bir o kadar zor bir iş. Hikaye yazmaya, dört yıldır bitiremediğim kitabıma geri döneyim diyorum ama kafam hap başka bir yönde. At gözlüğü lazım belkide benim gibi insanlara. Kafa toplayabilmek ve suya sabuna dokunmayan yazılar yazmak, benim için kolay olsa da …

Continue reading

“Miş” Gibi

Hikmet Savatlı - 15 Temmuz 2016

Yine uykularım kaçtı, Nice de yaşanan terör olaylarında yerde yatan bir oyuncağın yanındaki üstü örtülü çocuk bedenini hala görmek istemiyorum. Aklıma terör mağduru, savaş mağduru çocuklar geliyor. Nasıl bir dünya bırakmak istiyoruz çocuklarımıza? Tanının buyruğuymuş gibi onun verdiği canı alan insanların kurduğu bir dünya mi? İnan korkuyorum… Aklıma o kırmızı tshirtü ile Aylan Kurdi geliyor yaşadığım tarifsiz duygular artıyor. Terör ile yaşamayı öğrenmeliyiz diyenlere kızıyorum! …

Continue reading

Hayat

Hikmet Savatlı - 12 Temmuz 2016

Bir nefes ile başlar Bir nefes ile biter Almaya başlarsın Alacak yer kalmadı mı? Herşey yeni başlar Sonrası mi? Yemek Oyun Belki kahkaha Bir nefes ile başlar Bir nefes ile biter Vermeye başlarsın İçinde kalmadı mı ? Bitti geçti gitti Sonrası mi? Helva Gözyaşı Belki kahkaha — Keşke hep “Güle Güle” git deseler, “hoşça” değil kalan da kahkahalar ile kalsa… Hikmet Savatlı | The Wisdom

Continue reading

Ay Işığına Tutulmak

Hikmet Savatlı - 9 Temmuz 2016

  Tut ki ellerime dikenler batmış, Korkma, Ben senin ellerini kalbimle tutuyorum… Tut ki gözlerime perdeler inmiş, Korkma, Ben seni gözlerim olmadan da görüyorum… Tut ki kalbim durdu, Aklımdasın, Tut ki aklım gitti, Ruhumdasın, Tut ki öldüm! Yine de korkma; Sen hep beni tut… Güneş olsam da tut, Denizde tuz olsam da tut, Çiçekte polen olsam da tut… Hikmet SAVATLI | The Wisdom  

Continue reading

Varlıktan Yokluğa

Hikmet Savatlı - 9 Temmuz 2016

  Bir kutuda dualarla uyansam, Etrafımda tüm sevenlerim, Tutsa buruş kırış ellerimden, Evlatlarım, torunlarım… Birileri elime bir baston verse, Yavaş ama kararlı adımlarla bir hayrata gitsem. Gelse yaşlı bedenimin ardından, Evlatlarım, torunlarım, arkadaşlarım… Yüzümü yıkasam, Sonra bir duş alsam camide… Hep beraber eve gitsek. Oturup hep beraber üzülsek… Gözlerim seni arasa? Zaman geçse… Yine birlikte üzüldüğümüz bir gün, Gözlerimizin yaşı ile, Bir caminin avlusundaki kutudan, …

Continue reading