Ramazan

Hikmet Savatlı - 17 Haziran 2015

İftar Sofrası

Hikmet Savatlı - 17 Haziran 2015

CUMBABA

Hikmet Savatlı - 17 Haziran 2015

Süleyman Demirel,

6 kere gitti 7 kere geldi…

Sanırım bu artık onun son gidişi!

Siyaset aileme sonradan gelme bir uğraş değil. Bu bağlamda ben Savatlı ailesinin siyaset yapmayan dördüncü kuşağıyım. Adana yerel siyasetine (belgesi ile) ilk çıkışımız Pozantı kongresinde olmuştur. Halil SAVATLI, Adana ilini Fransızlardan teslim alan heyet içerisinde yer almış ve İlin Cumhuriyet sonrası ilk meclis üyelerinden olmuştur. Pozantı’da Atatürk ile tanışırken çekilen resmi küçükken bir yerlerde görmüştüm (100 sene öncesinin resmi aile kalabalık olunca biyelerde duruyordur eminim).

Daha sonra Büyükbabam siyasete atılmaya karar verir. Onun için uzun olan bu yolda, tanıyanlar için başarılı, sonradan duyanlar için sıradan bir öyküsü olmasına karşın, bizlere kendisi ile gurur duyulacak bir isim ve saygınlık bırakmıştır. Ailemizin Adana’da bir marka haline gelmesinin, kendi yaşıtlarının ağzından konuşmak gerekirse Hikmet SAVATLI Efsanesinin anlat anlat bitmez bir sürü hikayesini başkalarından uzunca zaman dinledim.

Rahmetli Süleyman Demirel “Bana Hikmet gibi yedi adam verin! Size Türkiye’yi hop hop hoplatırım” diyerek memleket tarihinin en kısa bakanlar kurulu toplantısını yapmasının üzerinden belki 40 sene geçti. (tarih konusunda babama danışmam gerek tam emin değilim)

3 defa milletvekili adayı oldu, ne yazıktır ki seçilemedi (ikisinde Ecevit’in % 40 alası tuttu der babam). E politika bu ne yaparsın, yüreğini mangal gibi açarsan millete, ardından kuyu kazanın çok olur! Babam o gün koşullarında diğer adaylar gibi yapsaydı kazanırdı diyor. Keza Adana’da en uzun süre belediye başkan vekilliği yapan büyükbabam için Aytaç Durak “Biz belediyeciliği Hikmet Abimizden öğrendik” dediğini ben biliyorum. Tabi bu sıralarda artık babam da siyaset yapıyor, onun anılarını da başka bir yazıda yazarım.

Siyaset yaşamından kareler vermek gerekirse, bugün Adana’daki ofisimizde kendisinin Menderes ve Demirel ile resimleri halen asılı durur. Süleyman Bey ile her Adana’ya gelişinde mutlaka beraber olur, konuşur ve hasret giderirlerdi. Yan yana gelemeseler dahi telefon trafiği hep olurdu. Çağ üniversitesinin açılışında kendisi ile tanışma fırsatım oldu. Şöyle bana bir baktı, yakamda isimlik vardı.

-“Söyle bakalım delikanlı, Hikmet nerede?” dedi,

-“beyefendi büyükbabam (o zamanlar hastalıkları sebebi ile sürekli yatmak zorundaydı) rahatsız olduğundan, gelemedi. Size hürmet ve sevgilerini iletti”

-“pekâlâ, öyle olsun bakalım, baban nerede?”

-“babamın çiftlikte işleri yoğun, o da aynı şekilde hürmet ve saygılarını iletti, ama babaannem burada sayın cumhurbaşkanım.”

-“öyle mi! Nerede Celile ?”

Babaanneme kürsüden bir baş selamı gönderdi. O zaman koruma yok muydu? Vardı elbet, onlara açılın halk bana gelsin dedi. Zira bunu hep yapardı, sürekli evimizde konuşulan birisi olduğundan sanki aile büyüğü gibi hissederdim. Ne bileyim belki çocuk aklım.

Daha sonra Büyükbabam vefat etti, şu an hatırlayamadığım bir numaradan,

-“Ben Cumhurbaşkanı özel kalemi, bilmem kim Hikmet Bey ile mi görüşüyorum?

Yirmi yaşındayım anlamsızca heyecanlanmıştım tabi…

-“Ben Süleyman… Evladım büyükbabanın vefatından bu sabah haberim oldu, babana ulaşamadım! Hikmet benim kıymetli bir arkadaşımdı, Allah gani gani rahmet eylesin” dedi.

-“teşekkürler Sayın Cumhurbaşkanım, dostlar sağ olsun!”

-“Hikmet, evladım babana ulaşamıyorum, baban beni bu numaradan muhakkak arasın!”

-“Baş üstüne Sayın Cumhurbaşkanım, kendisine iletirim, aradığınız için çok teşekkür ederim”…

Bu güne kadar birçok siyasi figür geldi geçti de “baba” lakabını alan hiç olmadı. Alınmış olduğundan değil belki de verilmeye layık bulunmadılar. Yaklaşan babalar gününde memleketin CumBABAsı hakkın rahmetine kavuştu.

Tabi yazı biterken, vay efendim bu Morisson Süleyman bizden çok can aldı! Geberdi gibisinden popülist yaklaşımlar yerine. Bedensel varlığı toprak olmuş bir insan olarak düşünmeni tavsiye ederim

Meseleleri mesele etmekten vazgeçersen ortada mesele kalmaz.

Saygılarımla,

Hikmet SAVATLI | The Wisdom