Kimseye soramadığın sorular vardır, bu da onlardan bir tanesi bana göre! Kendini kaptırmış ve kaptırmışlığını doruklarda yaşayan bir millet olunca işler güçler, varsayımlar, planlar ona göre yapılıyor. Tabi vur patlasın çal oynasın bir kimsenin bir ay oruç tutması sevap mı günah mı sorusu aklıma gelmiyor değil. Toplumda onlar için hazırlanmış aylık Müslüman etiketi bulunuyor. Bayramdan bayrama gittiğin namazları da bu işin içine eklersen bir de bayram Müslümanı rozetini de kazanabilirsin.

Bahsetmişimdir benim kafam başka türlü çalışır, kendime göre çıkarımlarım ve yorumlarım var. Bu sebepten ben kendi çıkarımlarım ve okuduklarıma göre hayatıma yön vermeye gayret ederim. Etiket ve rozet kazanma işi bana göre değil. Gün gelecek bu et bu kemikten sıyrılacak, ruh bu kafa ile gider mi, uçar mı coşar mı orasını kimse bilmiyor.

Allah’ın kabul ettiği ölçüde orucumu tutmaya çalışıyorum. Onca saat aç kalmak seni başka dünyalara götürüyor ve kafanda bir takım sorular oluşuyor. Ben de sormadan edemiyorum!

Kendi kendini yemek orucu bozar mı?

Aslında nasıl de severiz değil mi? Şöyle oturup kendimizden bir güzel yemeyi! Midemize ağrılar girse de durduramayız, tatlı gelir bir kere. İçinden çıkılamaz bir hal alır en sonunda dipsiz kuyuların karanlığında bulursun kendini. Yer, yer ve doymazsın… Bizim oğlan ne etti? Bizim kız iyi mi? Alper Tunga Öldi mi? Issız Acun Survivor’da kaldı mı?

E hani sahur ve iftar arasında bir şey yedin mi orucun bozulurdu? Gece uykularını kaçıracak, sana karın ağrıları verecek her türlü derdi, sen içine at, sonra da iftar olmadan onları yemeye kalk! Bazen ben merkezli insanlar vardır, tanrı seni onlarla sınar, başka bir açıdan bakarsan onu da seninle sınadığını düşünebiliriz.  Bunlar da başkalarını yemeye bayılırlar.

Beyin eti yemek orucu bozar mı?

Susmak da bilmezler, hadlerini de bilmezler! Konuşurlar da konuşurlar, ta ki senin beynin patlayana kafatasın açılıp beynin ortaya çıkıncaya kadar! O saatten sonra beyin görmüş zombi gibi saldırıp beyninin etini yerler! Be hey münafık, bekle bir iftar olsun, oturup beraber yeriz? (Allah beni affetsin aklıma Müslüman zombi hikâyeleri geliyor! Aman aman iftar sahur arası kan gölüne döner her yer…)

Kul hakkı yemek orucu bozar mı?

İftara saatler dakikalar kala, pide sırasına girmek Galatasaray – Fener maçında kale arkası tribününe girmek gibi bir şeydir. O esnada bakmazsın kim ne nerede, tek derdin olur, içeri girebilmek. Aynı unsur pide alırken de geçerlidir. O esnada bakmazsın kim sırada? Kaç tane almış? Sen, pide, fırıncı sıradakiler ve yukarıda halini gören tanrı… Görmez tarafından mutlaka birilerinin önüne geçersin,  eğer yaşın küçükse zaten birileri senin önüne çoktan geçer!

Tabi birde önündeki, Sör Hanzelot; bana 18 ekmek deyip, seni oraya çivilemez mi? Kafadan yarım saat attı bi kere. Sen hiç fırından eve gelirken, ezan sesinde oruç açtın mı? Ben açtım… Ha bi de nerede kaldınız iftar oldu ekmek yok muhabbeti olurdu orası da konu içerisinde. Ama iftardan sonra olduğundan sıkıntı olmasa gerek.

Hadi bakalım bu gün de böyle olsun Allah bana ne verdiyse ben de seninle paylaşıyorum. Gel sende kendi kafandakileri bu iftar sofrasına koy da soframız bereketli olsun. Ne mi var sofrada? İrili ufaklı dertlerinden iftariyelikler hazırladım. Çorba olmaz olur mu? Yaz kış iftarın gülen yüzüdür çorba. Biraz senden doğradım biraz benden, aynı dertler hep işte bildiğin, ısıtıp ısıtıp getireceğim. Ana yemek olarak, beynimin eti var! Bak valla çok güzel, suyuna bandıra bandıra ye. Yanında kalp kırıklarını doğradığım iç pilav var, oruçluyken kalp kırmak orucu bozmaz sanma. Ve tatlı meyve kısmında kul haklarından kalburabastı yaptım. Hafif gibi görünür ama hurma ile yapılıyor, üzerine de biraz kaymak koydun mu, enfes olur…

Kendi kendini yemek, başkasının beyninin etini yemek, kul hakkı yemek, kalp kırmak orucu bozar mı? Bozmaz mı?

Benden tavsiye: şu ramazanda tuttuğun oruç, bedenine açlık veriyor, mühim değil iftarda doyarsın elbet; lakin gözün aç olmasın!

Hikmet SAVATLI |The Wisdom