
Türkiyenin en kötü kargosu sence hangisidir?
başıma gelen bir olayı yazayım gelin siz karar verin
Hepimizin kargo şirketleri ile ilgili ufak tefek anısı ve çılgınlığa varacak derecede kızgınlıkları var. Mesela bir örnek vermek gerekirse geçenlerde portekizdeyim bana bir kargo gelmiş yurtiçi Kargo beni arayıp Lizbon’da buldu.
– İyi günler kargonuz var…
– İyi günler portekizdeyim ben, apartman görevlisine verebilirsiniz, evde yardımcımız var ona verebilirsiniz…
– hayır bizim size teslim etmemiz gerekiyor biyefendi.
– hanımefendi Lizbon’da olduğum için izmirde yokum, dediğim gibi yardımcımıza, apartman görevlisine teslim edin zira 10 gün daha gelmeyeceğim.
– biyefendi yapamayız illa size teslim…
-hanımefendi anlayın beni yurt dışındayım söylediğim yere bırakamıyorsanız kargoyu alamam ben…
Sizin de başınıza gelmiştir böyle şeyler. Gelmezler, aramazlar düşürür kırarlar, ve nedense sanki kargoya böyle verildi gibi bir yaklaşımla gelirler!
Ama bugüne kadar yaşadığım en absürd hikaye ARAS KARGO!
Adana’dan bana bir gönderi yapılacağını biliyorum ama ne zaman geleceğini bilmiyorum. Bir haftasonu istanbula gidip geldik ve kapıda bir kağıt…
Geldik size ulaşamadık…
(232) 243 6245 numaralı Mithatpaşa şubesini aradım 1, 3, 5 hep meşgul. İnternetten geldik bulamadık yazılı kağıttaki numaraları girerek kargomun nerede olduğunu öğrenmek istedim ve ne yazık ki sistem çalışmadı veya şöyle diyeyim “kargonuz bulunamadı”…
Bende, kargo şirketleri şubeleri telefonları bilerek kargosunu alamayan sinirli insanları ile muhatap olmamak için açmadıklarını gördüğümden 444 2552 merkez numarasını aradım.
– iyi gunler, isim soyisim ve bu numaralarla bana bir kargo gelmiş. Sabah saat 9.15 itibari ile bana ne zaman ulaştırabilirsiniz?
– biyefendi kargonuz gün içinde size teslim edilecek!
– hanımefendi ben evde olmayacağım evde yardımcımız var ona bıraksınlar lütfen.
– biyefendi bunu dağıtım yapan şubeye kendiniz söylemenin lazım!
– beni oraya aktarabilir misiniz?
– ne yazık ki bunu yapamıyoruz biyefendi.
– (neyse uğraşamam) peki gün içinde eve bıraksınlar…
Kapattık telefonu akşam geldim ne kargo var ne gelen ne giden… Hali ile ertesi sabah soluğu ARAS KARGO Mithatpaşa Şubesinde aldım.
İçeri girip sıramı bekledim, çalışanların kahve sohbetiyle yaptıkları dedikodularını dinledim. Sıra gelince verdikleri kağıdı uzatıp kargoyu almaya geldim dedim. Hanımefendi bilgisayara baktıktan sonra
– kargonuz Adanaya dönmüş biyefendi!
– ama nasıl olur? Bana dün geleceklerini söylemişlerdi gelen olmadı. Nasıl döner?
– biyefendi biz ayın 1 inde 18.30’da gelmişiz siz evde yokmuşsunuz, ertesi gün bir daha gelmişiz, yine yokmuşsunuz bugün ayın 5’i hali ile gönderene geri gönderdik!
– ama ben merkezi aradım bana dün geliriz dediler ve gelmediler! Bunun bir açıklaması olması gerek siz bana kargonuz geri gittiğini söylüyorsunuz!
– biyefendi yapacak birşey yok! Kargo dönmüş. Keşke merkez yerine bizi arasaydınız.
– ???? Merkez bu, ben başka nereyi arayacağım! Nerede benim kargo?
– bilemiyorum biyefendi.
– hanımefendi ne yapmamız gerekiyor, kargomu bulalım.
– biyefendi Adana’ya geri dönmüş yapacak bişey yok! Ancak gönderenin arayıp size yeniden göndermesini isteyebilirsiniz!
– peki kim göndermiş? Ne göndermiş?
– onu söyleyemem biyefendi.
Bu noktada sesimi yükseltiyor ama nezaketi elden bırakmıyorum.
-peki ben tanımadığım bu kişiye nasıl ulaşacağım, siz bana telefonunu verirseniz ben konuşayım?
– hayır biyefendi bunu yapmamız yasak!
– peki siz arayın siz konuşun, benim telefonumdan arayın gerekirse?
-hayır biyefendi.
Hal böyle iken Nuh diyip peygamber demeyen memure ile sinir katsayısı yükseltmemek için dükkan dışına çıktım ve o sinirle merkezi aradım.
İyi günler… aynı konuşma baştan yaşandı yine karşımda olmaz biyefendi diyen bir memure!
Sonunda ikna ettim ve gönderenin ismini aldım. İnternette arattım ve bilmemne kargodan (Adana’da yerel) bilmemne hanım.
Aradım telefonla, Adana Şubesi cevap vermiyor, merkezlerini aradım ve durumu anlattım.
Öncelikle telefondaki beyefendi Adana Şubesi yok ki bizim deyince kafamdan bir sürü düşünce geçti. Acaba dolandırıcılık işi mi diye düşünürken ama bana 2 gün önce yollamış dedim. Öyle deyince biz bilmemne hanım ile işi sonlandırılması size ibrahim beyin telefonunu vereyim o size yardımcılar dedi.
Teşekkür ederek kapattım ibrahim beye durumu anlattım, ben sizi 10 dakika sonra durumu araştırdıktan sonra ararım dedi ve 10 dakika sonra hakikaten aradı.
Durumu araştırdığını ve kargomun saat 3 de eve geleceğini sıkıntı olduysa tekrar özür dilediğini söyledi, Ben kendisine ilgisi ve nezaketi için teşekkür ettim.
Kargo dediği saatte geldi…
ARAS KARGO nasıl “önem” taşıyor merak ediyorum. Reklamlarında kullandıkları karton kafalı, insanlar ve onların “yapamayız biyefendi” yetenek ve vizyonları ile türkiyenin en kötü kargosu olma ödülünü benden aldılar!
Akıl verenleriniz bol olsun
Gönderen kim bilmiyorumun üzerine göndericiyi arayın diyip, merkez bilmez biyz biliriz biyz diyen elemanlarınız ile hakikaten taşıdığınıza çok “önem” veriyorsunuz.
Paket taşımak değil onu taahhüt ettiğin şekilde alıcıya ulaştırmadıkça bence poşet bile taşımayın…
Cep telefonu denen aygıtın icat edildiğini ve yaygın olarak kullanıldığından haberdarsanız “kargonuz var nereye bırakalım diye bir telefon edin…”
Veya kesin döndü diyorsanız 2 3 saat sonra teslimat yapmayın!
Bana yardım eden kişilerin ARAS KARGO çalışanı değil onların çözüm ortağı olduğunu düşünüyorum. Bence ARAS kargo şirketini çözüm ortağına devredip emekliliğin tadını çıkartsın…
Hikmet SAVATLI