my magazine

Yazmak…

Hikmet Savatlı - 19 Temmuz 2016

  Düşüncelerini, aforizma denizlerindeki fırtınalardan kurtararak kelimelere dönüştürmek. Üstünde yaşadığımız topraklarda gündem yazmak, yazabilmek… Yazdığın yazıyı bitirdiğin anda değişen bir gündem olduğunu düşündüğünde yapılması bir o kadar zor bir iş. Hikaye yazmaya, dört yıldır bitiremediğim kitabıma geri döneyim diyorum ama kafam hap başka bir yönde. At gözlüğü lazım belkide benim gibi insanlara. Kafa toplayabilmek ve suya sabuna dokunmayan yazılar yazmak, benim için kolay olsa da …

Continue reading

Hayat

Hikmet Savatlı - 12 Temmuz 2016

Bir nefes ile başlar Bir nefes ile biter Almaya başlarsın Alacak yer kalmadı mı? Herşey yeni başlar Sonrası mi? Yemek Oyun Belki kahkaha Bir nefes ile başlar Bir nefes ile biter Vermeye başlarsın İçinde kalmadı mı ? Bitti geçti gitti Sonrası mi? Helva Gözyaşı Belki kahkaha — Keşke hep “Güle Güle” git deseler, “hoşça” değil kalan da kahkahalar ile kalsa… Hikmet Savatlı | The Wisdom

Continue reading

Güneşimden Kaç

Hikmet Savatlı - 28 Haziran 2016

Tatil yorgunluğu, ramazan, Avrupa şampiyonası ve sıcaklar derken kendimi en sonunda zorla bilgisayarın başına oturttum. Yazmam gereken onca yazı varken, rahat ol en güzel yazı daha yazmadığın diye kendimi telkin etmem aranın açılmasına daha da yol açtı. Elif Key, çık içimden! Yazılarımı derleyip bir kitaba dönüştürme isteği bir kenara, yazmak istediğim kitabı üç yıldır hala yazamamış olmam canımı sıkmaya başladı. Oysa geçen masamı temizlerken “gerilim” …

Continue reading

New York Sokaklarında

Hikmet Savatlı - 11 Mayıs 2016

  Parklar Şehri NYC İçine çeşitli koşuşturmacalar sıkıştırılmış bir tempo düzeneğidir hayat. Bir sabah uyanırsın ve hayatının seyrinin geçmiş günlerden sana sunduğu demeti kucaklamak istemez, bu koşuşturmacalardan kaçmak istersin ve genelde o günün adı Pazar’dır. Pazarların yetmediği noktada “tatil” bu tempoyu düşürmek için kullandığımız en kolay çözümdür. Biz de bu tempoyu düşürmek, memleketin gündeminden, temposundan uzaklaşmak için ailecek bir tatil yapmanın güzel olduğunu düşünerek iş …

Continue reading

Eziğin Ağıdı

Hikmet Savatlı - 5 Mart 2016

Bu işte bir yalnızlık var, Kırık olmalı ellerin, Kör mü oldu kabin? Kalk haydi yattığın yerden… Sensizliği ben geçe, Son bir fırt alıp kendimden, Usulca kapatıyorum gözlerimi. Biraz yana kay yattığın yerde… Issız bir gecede, Kimsesiz bir rüyada, Çocukluğum gibi sarılsam! Huzurla uyu yattığın yerde… Hikmet SAVATLI | The Wisdom

Continue reading

Keşke hayat sosyal medya kadar basit olabilse…

Hikmet Savatlı - 24 Şubat 2016

Yakın-uzak pek çok insanın birbirini takip ettiği bir zaman akışında hayatın gerçekleri olduğu gibi bir arada akıyor. Kahkaha dolu bir anı, sonra bir ameliyat, kayıp aranıyor, memleket elden gidiyor, bir gazete kupürü, doğum ve ölüm… Parmağının tek hareketi ile karmaşık yaşamlar arasında istediğin gibi gezebilir, yorum yapıp beğenebilirsin. Sen ne anlatmak istersen, dinleyen/okuyan/beğenen mühim olmadan paylaşım yapabiliyorsun. Bakış açısı sana kalmış ister hislenerek, ister hasetlenerek! …

Continue reading

Son biletler bugün çekiliyor…

Hikmet Savatlı - 31 Aralık 2015

Çok şükür bu milli Piyango kuşatması yarın sona erecek ve bizler her gördüğümüz piyangocuya sövermiş gibi bakıp, sanki beraber hayal kurmuş ama ikramiye ona çıkmışcasına amorti bile yok diyeceğiz! Fakat yine de yapacağımız ilk iş, yeni yılın ilk gününde biletlerimizi kontrol etmek olacak. Alışveriş curcunası bitecek uğrunda beş avm gezip aradığın kazağın fiyatı daha da düşecek. Bu sırada güdümlü füze gibi hedefe kitlenip etrafında kimse …

Continue reading

Kültür Şoku

Hikmet Savatlı - 22 Ekim 2015

Gezmek güzel şey… Çok gezen mi bilir çok okuyan mı bilir? Bence ikisini birden yapmalı insan! Okumak güzel şey fakat okuduğunu yerinde görmedikçe, o havayı koklamadıkça konu ne olursa olsun teori sadece havada asılı kalan bir kavram olarak kalacaktır. Yıllarca okul okuturlar, işin teorisini sana anlatmak seni başına geleceklere hazırlamak üzere didinir dururlar. Gel gelelim pratiğini yapamazsan ne okuduğun aklında kalır ne de yapacağın şeyi …

Continue reading

Madrid

Hikmet Savatlı - 15 Ekim 2015

Yorgunluğun adını gezmek koymuşlar oğlum derdi ananem. Biz de sevgilim ile beraber keyifli yorgunluklar yaşamak ve beş yıl önceki Barcelona seyahatimizden damağımızda kalan tapasların tadına bir kere daha bakmak üzere Madrid’in yolunu tuttuk. Yazılarımı okuyanlar biriler, iki yaşında ki oğlumuzdan ve bebek/çocuk ile seyahat etmenin zorluklarını ara sıra yazarım. Bu arada Rodos gezisi notlarım henüz hazır olmadığından daha yayınlama imkanım olmadı. Orada kanun gözünde bebek …

Continue reading